Adana’da Gummy Smile yani diş eti estetiği tedavisi yapan diş hekimlerinden olan Yaşar Çınar Nar, gülüş sırasında diş etlerinin normalden fazla görünmesi sorununu estetik ve sağlıklı bir şekilde çözüme kavuşturur. Gummy Smile, diş eti seviyesinin diş boyuna oranla fazla görünmesi sonucu ortaya çıkan estetik bir durumdur ve kişinin gülüşünden memnun olmamasına yol açabilir.

Diş eti estetiği tedavisinde, genellikle lazer veya cerrahi yöntemler kullanılarak diş etleri şekillendirilir ve dişlerin görünür boyu artırılır. Bu işlem sırasında diş etine minimal müdahale yapılır, böylece hem kanama hem de iyileşme süresi kısalır. Tedavi, hastanın yüz ve diş yapısına uygun olarak planlanır ve doğal bir gülüş estetiği hedeflenir.

Gummy Smile tedavisi sonrası süreçte hastalar genellikle aynı gün günlük yaşamlarına dönebilir. İlk günlerde hafif hassasiyet görülebilir ancak lazer uygulamalarında bu süre oldukça kısadır. İyileşme tamamlandığında dişler ve diş etleri uyumlu bir görünüme kavuşur, gülüş estetiği belirgin şekilde iyileşir.

İşlemin AmacıGülerken diş etlerinin aşırı görünürlüğünün azaltılması, daha estetik bir gülüş sağlanması
Uygulama YöntemiLazer veya cerrahi yöntemle diş eti dokusunun şekillendirilmesi, bazı vakalarda botoks veya ortodontik tedavi eklenebilir
EndikasyonlarGülerken diş etlerinin 2 mm’den fazla görünmesi, estetik kaygı, diş eti büyümeleri
KontrendikasyonlarAktif diş eti hastalığı, kontrolsüz sistemik hastalıklar, hamileliğin bazı dönemleri
HazırlıkAğız hijyeninin değerlendirilmesi, klinik ve radyografik muayene, gerekirse ölçü ve fotoğraf alınması
Uygulama SüresiYönteme ve yapılacak alana göre 20-60 dakika
AnesteziLokal anestezi (bölgesel uyuşturma), lazer uygulamalarında genellikle daha az anestezi gereksinimi
KomplikasyonlarGeçici şişlik, hafif kanama, diş eti hassasiyeti, nadiren enfeksiyon
İyileşme SüresiGenellikle 1 hafta içinde iyileşme; lazerle yapılan işlemlerde daha hızlı iyileşme gözlenir
Dikkat Edileceklerİlk 24 saat aşırı sıcak-soğuk gıdalardan kaçınılmalı, yumuşak gıdalar tercih edilmeli, ağız hijyenine dikkat edilmeli
Kontrol7-10 gün sonra diş hekimi kontrolü, ardından düzenli estetik ve periodontal takip

Yazı İçeriği

Estetik Diş Eti Cerrahileri Nedir ve Hangi Sorunları Düzeltmeyi Amaçlar?

Estetik diş eti cerrahisi, en basit tanımıyla, diş etlerinin ve onu destekleyen dokuların görünümünü iyileştirmek için yapılan bir dizi özel periodontal (diş eti) prosedürüdür. Bu alana aynı zamanda “periodontal plastik cerrahi” de denir. Buradaki amaç sadece estetik bir kaygıyı gidermek değil aynı zamanda fonksiyonel sorunları da çözmektir. Doğuştan gelen, bir travma sonucu oluşan ya da bakteri plaklarının yol açtığı diş eti ve kemik kusurlarını düzelterek hem sağlıklı, hem konforlu, hem de estetik açıdan hoş bir ağız ortamı yaratmayı hedefleriz.

Bu cerrahilerle düzeltilebilecek estetik ve fonksiyonel sorunlardan bazıları şunlardır:

  • Aşırı diş eti görünümü (Gummy Smile)
  • Diş eti çekilmesi
  • Düzensiz ve asimetrik diş eti seviyeleri
  • Dişler arasında oluşan “siyah üçgenler”
  • Diş kaybı sonrası çene kemiğindeki çöküntüler
  • Kaplama veya implant gibi tedaviler öncesi doku hazırlığı

Görüldüğü gibi, modern yaklaşım artık sadece bir hastalığı (örneğin diş eti cebini) tedavi etmenin çok ötesine geçmiştir. Artık diş hekimliğinde, dişler, diş etleri ve dudaklar arasındaki uyumu gözeten bütüncül bir bakış açısı esastır. Sağlıklı ve estetik diş etleri, üzerine yapılacak bir porselen kaplamanın veya implantın başarısını ve ömrünü doğrudan etkilediği için, estetik diş eti cerrahisi genellikle kapsamlı bir gülüş tasarımının ilk ve en önemli adımlarından biridir.

Tedavi hakkında detaylı bilgi ve randevu için iletişime geçin!

İdeal Bir Gülüşte Diş Etlerinin Rolü Nedir ve Estetik Diş Eti Cerrahileri Bu Dengeyi Nasıl Sağlar?

İdeal bir gülüşte diş etleri, dişleri adeta bir çerçeve gibi sararak onlara anlam katar. Bu çerçevenin simetrik, orantılı ve sağlıklı olması, gülüşün bütünsel güzelliğini oluşturan “pembe estetiği” meydana getirir. Estetik diş eti cerrahileri, işte bu çerçevedeki kusurları düzelterek uyumlu ve çekici bir görünüm sağlar. Unutmayın en güzel tablo bile yanlış bir çerçeveyle estetik değerini yitirebilir.

Diş eti estetiği keyfi bir görüşe değil ölçülebilir ve net prensiplere dayanır. Bu da tedaviyi öngörülebilir ve hedefe yönelik kılar.

Diş eti estetiğinin temelini oluşturan bazı temel prensipler vardır:

  • Simetri ve doğru kontur
  • Doğru konumlanmış diş eti tepe noktası (zenit)
  • Dişler arasındaki boşluğu dolduran dolgun diş eti (papil)
  • İdeal seviyede diş eti görünürlüğü

Bu maddeleri biraz daha açmak gerekirse; örneğin estetik bir gülüşte üst ön iki kesici dişin diş eti seviyeleri birbiriyle aynı hizada olmalıdır. Dişler arasındaki üçgen şeklindeki diş eti dokusunun (papil) o boşluğu doldurması, “siyah üçgenler” olarak bilinen estetik dışı boşlukların oluşmasını engeller. Gülümseme sırasında diş etlerinin ne kadar göründüğü de çok önemlidir. Genellikle 1-2 mm’lik bir görünürlük ideal kabul edilirken, 3 mm’den fazlası “gummy smile” olarak adlandırılır ve bu durum kişinin gülüş estetiğini olumsuz etkileyebilir.

Bu estetik kaygıların kişinin yaşam kalitesi üzerindeki etkisi de bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Yapılan anket çalışmaları, diş eti görünümünden memnun olmayan bireylerin özgüvenlerinin ve sosyal etkileşimlerinin olumsuz etkilenebildiğini göstermektedir. Bu da estetik diş eti cerrahilerinin bir lüksten ziyade, hastanın yaşam kalitesini ve psikososyal iyiliğini artıran önemli tıbbi müdahaleler olduğunu ortaya koymaktadır.

Estetik Diş Eti Cerrahileri İçin İdeal Aday Kimdir ve Genel Sakıncalar Nelerdir?

Estetik diş eti cerrahisinin başarısı, sadece hekimin tecrübesine değil aynı zamanda hastanın bu tedavi için uygun bir aday olmasına da bağlıdır. Bu süreci, hekim ve hastanın ortak bir hedefe yürüdüğü bir yolculuk olarak görmek en doğrusudur. Peki, bu yolculuk için kimler ideal birer adaydır? Tedavinin başarısı için gereken bazı temel özellikler bulunur.

İdeal bir adayın sahip olması gerekenler şunlardır:

  • İyi bir genel sağlık durumu
  • Sağlıklı ve iltihapsız diş etleri
  • Belirgin ve tanımlanabilir bir estetik kaygı
  • Sigara kullanmama alışkanlığı
  • Tedaviden gerçekçi beklentiler

Bu maddeleri biraz daha açalım. Genel sağlık durumu her cerrahi işlemde olduğu gibi burada da kritiktir. Örneğin kontrol altında olmayan bir diyabet veya bağışıklık sistemini etkileyen bir rahatsızlık, hem operasyon riskini artırır hem de iyileşme sürecini sekteye uğratabilir. Benzer şekilde ağız sağlığı da mükemmel olmalıdır. Aktif bir diş eti enfeksiyonu (periodontitis) varken estetik bir müdahale yapmak, temeli çürük bir binaya kat çıkmaya benzer; sonuç hüsran olacaktır. Bu yüzden önce mevcut tüm sorunları tedavi edip ağız içinde tam bir sağlık ortamı oluştururuz. Hastanın sigara kullanmaması da tedavinin başarısını, özellikle doku nakli (greft) gibi operasyonlarda doğrudan etkiler, çünkü sigara kan dolaşımını zayıflatarak iyileşmeyi sabote eder. Son olarak hastamızla beklentileri konusunda net bir iletişim kurmamız, olası sonuçları ve iyileşme sürecini tüm detaylarıyla anlaması, sağlıklı bir başlangıç için olmazsa olmazdır.

Öte yandan bazı durumlar bu cerrahiler için engel teşkil edebilir. Bu durumlara kontrendikasyon adını veriyoruz.

Tedaviye engel olabilecek genel durumlar ise şöyledir:

  • Kontrol altına alınmamış sistemik hastalıklar
  • Aktif ve tedavi edilmemiş diş eti enfeksiyonu
  • Yetersiz veya kötü ağız hijyeni
  • Yoğun sigara kullanımı
  • Bazı kan sulandırıcı veya bağışıklık baskılayıcı ilaçların kullanımı
  • Yetersiz kemik veya diş eti dokusu gibi anatomik sınırlar

Bu listedeki maddeler, tedavinin ya hiç yapılamayacağı ya da ancak bu sorunlar çözüldükten sonra yapılabileceği anlamına gelir. Örneğin kan sulandırıcı ilaç kullanan bir hastanın durumu kendi doktoruyla konsülte edilerek yönetilmelidir. Görüldüğü gibi, hastanın bu süreçteki rolü pasif bir gözlemci olmak değil tedavinin aktif bir partneri olmaktır. Bu ortaklık, beklentileri doğru yönetmemizi sağlar ve sonuçların kalıcı olmasına yardımcı olur.

“Gummy Smile” Neden Olur ve Estetik Diş Eti Cerrahileri Bu Sorunu Nasıl Teşhis Eder?

“Gummy smile,” halk arasında gülerken diş eti görünmesi veya gülerken diş eti gözükmesi olarak da bilinen ve gülümserken diş etlerinin 3 mm’den daha fazla görünmesi durumudur. Bu durum tek bir nedene bağlı bir sorun değildir; aksine, altında yatan pek çok farklı etken olabilir. Bu nedenle başarılı bir tedavi için en kritik adım, sorunun kaynağını doğru bir şekilde teşhis etmektir. Her “gummy smile” vakası aynı olmadığı için, her hastaya uygulanacak tedavi de farklı olacaktır.

“Gummy smile” durumuna yol açan başlıca nedenler bulunur:

  • Değişmiş Pasif Sürme (Altered Passive Eruption – APE): Bu en sık karşılaşılan nedenlerden biridir. Basitçe, dişler sürdükten sonra diş etlerinin normal seviyesine çekilmemesi ve dişin kuron kısmının bir bölümünü örtmesi durumudur. Bu da dişlerin olduğundan daha kısa ve kare görünmesine neden olur.
  • Dikey Yönlü Maksiller Fazlalık (Vertical Maxillary Excess – VME): Bu üst çene kemiğinin dikey yönde normalden fazla geliştiği bir iskeletsel durumdur. Tedavisi genellikle daha kapsamlıdır ve ortognatik cerrahi (çene ameliyatı) gerektirebilir.
  • Hiperaktif Üst Dudak (Hyperactive Upper Lip – HUL): Bu durumda çene ve dişlerin boyutu normaldir, ancak üst dudağı yukarı çeken kaslar aşırı aktiftir. Bu nedenle kişi gülümsediğinde dudak normalden çok daha yukarı çekilir ve diş etleri fazla görünür.

Doğru teşhisi koymak için kapsamlı bir muayene şarttır. Bu muayene sırasında sadece gülüşünüze bakmakla kalmayız; altta yatan anatomiyi anlamak için bir dizi ölçüm ve analiz yaparız.

Teşhis sürecinde atılan adımlar şunlardır:

  • Gülümseme sırasında görünen diş eti miktarının milimetrik ölçümü
  • Dişlerin klinik kuron boylarının değerlendirilmesi
  • Dudağın dinlenme ve gülümseme anındaki hareket mesafesinin analizi
  • Yüz oranlarının incelenerek iskeletsel bir sorun olup olmadığının tespiti
  • Kemik seviyesini görmek için röntgen çekilmesi

Kron Boyu Uzatma Nedir ve Estetik Diş Eti Cerrahileri Bu Yöntemi “Gummy Smile” İçin Nasıl Uygular?

Kron boyu uzatma, özellikle “değişmiş pasif sürme” (APE) kaynaklı “gummy smile” vakalarında uygulanan, fazla diş eti ve gerektiğinde bir miktar kemik dokusunun cerrahi olarak yeniden şekillendirilerek dişin doğal ve tam boyunun ortaya çıkarıldığı bir prosedürdür. Bunu, bir sanat eserinin üzerindeki örtüyü kaldırmaya benzetebiliriz. Dişiniz aslında doğru boyuttadır, sadece fazla “çerçeve” yani diş eti dokusu ile kaplıdır. Bu işlemle, o fazla çerçeveyi kaldırarak dişin gerçek güzelliğini ortaya çıkarırız.

İşlem öngörülebilir ve stabil sonuçlar elde etmek için hassas bir cerrahi protokolü takip eder.

  • Planlama: İlk olarak röntgenler ve klinik ölçümlerle dişin olması gereken ideal kuron boyu ve kemik seviyesi hassas bir şekilde planlanır.
  • Anestezi ve Kesi: Bölge lokal anestezi ile tamamen uyuşturulur. Ardından, planlamaya uygun olarak fazla diş eti dokusu, dişler arasındaki papil korunarak dikkatlice çıkarılır.
  • Flep ve Kemik Şekillendirme: Alttaki kemiği görmek için diş eti dokusu (flep) nazikçe kaldırılır. Eğer kemik, diş etinin yeni konumlanacağı sınıra çok yakınsa, “biyolojik genişlik” adı verilen ve diş eti sağlığı için hayati önem taşıyan mesafeyi yaratmak için kemik yeniden şekillendirilir. Bu adım, diş etlerinin zamanla eski yerine kaymasını önlemek için kritik bir öneme sahiptir.
  • Dikiş: Son olarak diş eti flebi olması gereken yeni pozisyonunda dikişlerle sabitlenir ve bazen koruyucu bir pansuman (pat) uygulanır.

İyileşme sürecinde hastalarımızın bilmesi gereken bazı önemli noktalar vardır. İlk iyileşme genellikle 1-2 hafta sürse de dokunun olgunlaşması ve son halini alması 2-3 ayı bulabilir. Bu süreçte oluşabilecek hafif rahatsızlık ağrı kesicilerle, şişlik ise ilk 24-48 saatte buz kompresiyle kolayca yönetilir. İlk hafta yumuşak gıdalarla beslenmek ve operasyon bölgesini nazikçe temizlemek, sağlıklı bir iyileşme için çok önemlidir. Doğru uygulandığında, kron boyu uzatma işlemi kalıcı ve son derece tatmin edici sonuçlar veren bir estetik diş eti cerrahisidir.

Tedavi hakkında detaylı bilgi ve randevu için iletişime geçin!

Dudak Konumlandırma Ameliyatı Nedir ve Estetik Diş Eti Cerrahileri Bu Yöntemi Ne Zaman Önerir?

Dudak konumlandırma ameliyatı “gummy smile” sorununu dişlere veya kemiğe dokunmadan, sadece dudağın hareketini kontrol altına alarak çözen zarif bir cerrahi tekniktir. Özellikle gülüş sırasında üst dudağın aşırı yukarı çekilmesinden (“hiperaktif üst dudak”) kaynaklanan diş eti görünümünü düzeltmek için uygulanır. Bu yöntemde temel amaç dudağı yukarı çeken kasların gücünü sınırlayarak, gülümseme sırasında diş etlerinin daha az görünmesini sağlamaktır.

Bu ameliyat, üst dudağın iç kısmındaki mukoza dokusu üzerinde çalışır. Cerrah, dudak ile diş eti arasındaki boşluğun (vestibül) derinliğini kısaltacak şekilde küçük bir doku şeridi çıkarır. Ardından dudak mukozası daha aşağı bir seviyeye dikilerek sabitlenir. Bu işlem gülümseme sırasında dudağın yukarıya doğru tırmanmasını engelleyen fiziksel bir bariyer oluşturur. Tüm dikişler ağız içinde ve kendiliğinden eriyen türde olduğu için dışarıdan görünen hiçbir iz kalmaz.

Bu minimal invaziv estetik diş eti cerrahisi sonrası iyileşme süreci oldukça konforludur:

  • Genellikle 1-2 hafta içinde tam iyileşme sağlanır.
  • İlk birkaç gün şişlik ve hafif bir morarma görülebilir.
  • Rahatsızlık hissi, basit ağrı kesicilerle kontrol altına alınabilir.
  • İlk hafta aşırı gülmek gibi dudağı gerecek hareketlerden kaçınmak önerilir.

Dudak konumlandırma ameliyatı diş eti görünümünde ortalama 2 ila 4 mm arasında bir azalma sağlayabilir ve sonuçları genellikle kalıcıdır. Özellikle hafif ve orta dereceli çene fazlalığı (VME) olan ancak büyük bir çene ameliyatı istemeyen hastalar için de mükemmel bir alternatif olabilir. Bazen tedavinin etkinliğini ve kalıcılığını artırmak için Botoks enjeksiyonları ile kombine edilebilir.

“Gummy Smile” Tedavisinde Botoks Nasıl Kullanılır ve Estetik Diş Eti Cerrahileri İçin Cerrahiye Bir Alternatif midir?

Botoks (Botulinum Toksin), üst dudağı yukarı çeken kasların aşırı aktif olduğu “gummy smile” vakalarında etkili, cerrahi olmayan bir alternatiftir. Bu yöntemde üst dudağı kaldıran kasların (genellikle burun kanatlarının yanındaki bölgeye) küçük dozlarda Botoks enjekte edilir. Botoks, bu kasları geçici olarak zayıflatarak, gülümseme sırasında dudağın aşırı yukarı çekilmesini engeller ve böylece diş etlerinin daha az görünmesini sağlar.

Bu yöntemi, cerrahi bir adımı düşünmeden önce sonucu test etmek isteyen hastalar için bir “satın almadan önce dene” seçeneği olarak düşünebiliriz.

Botoks tedavisinin bazı temel özellikleri vardır:

  • İşlem ofis ortamında birkaç dakika içinde tamamlanır.
  • Etkisi genellikle 3-7 gün içinde başlar ve 1-2 haftada oturur.
  • Sonuçları kalıcı değildir; etkinin devamı için 4 ila 6 ayda bir tekrarlanması gerekir.
  • Uygulama sonrası herhangi bir iyileşme sürecine ihtiyaç duyulmaz.

Botoks, özellikle cerrahiye çekimser yaklaşan, geçici bir çözüm arayan veya önemli bir etkinlik öncesi hızlı bir estetik dokunuş isteyen hastalar için idealdir. Ayrıca hasta Botoks ile elde edilen sonuçtan memnun kalırsa, ileride dudak konumlandırma gibi daha kalıcı bir cerrahi çözüme daha güvenle karar verebilir. Hyaluronik asit dolguları da benzer bir mekanizmayla, kasları nazikçe baskılayarak diş eti görünümünü azaltmak için kullanılabilen bir diğer cerrahisiz yöntemdir.

Diş Eti Çekilmesi Neden Olur ve Estetik Diş Eti Cerrahileri ile Tedavideki Amaçlar Nelerdir?

Diş eti çekilmesi, diş eti kenarının normal yerinden kök yüzeyine doğru aşağı kayması ve kökün açığa çıkması durumudur. Bu sadece dişlerin olduğundan daha uzun görünmesine neden olan bir estetik sorun değildir; aynı zamanda diş hassasiyeti, kök çürükleri ve diş desteğinin daha da kaybedilmesi gibi ciddi fonksiyonel problemlere yol açabilen koruyucu bir doku kaybıdır.

Diş eti çekilmesinin altında yatan tek bir neden yoktur, genellikle birkaç faktör bir araya gelir.

En yaygın nedenler şunlardır:

  • Yanlış ve sert fırçalama tekniği
  • Bakteriyel plak birikimi ve diş eti hastalığı (periodontitis)
  • İnce kemik yapısı gibi genetik ve anatomik faktörler
  • Yanlış uygulanan ortodontik tedaviler
  • Dudağı diş etine bağlayan kas ataşmanının (frenulum) yüksek olması
  • Sigara kullanımı

Estetik diş eti cerrahileri ile diş eti çekilmesi tedavisindeki amaçlarımız çok yönlüdür. Amacımız sadece açığa çıkan kök yüzeyini kapatmak değil aynı zamanda bölgenin sağlığını uzun vadede korumaktır.

Tedavideki temel hedeflerimiz şunlardır:

  • Açığa çıkan kök yüzeyini kapatarak hassasiyeti ortadan kaldırmak
  • Gülüş estetiğini iyileştirmek
  • Diş eti çekilmesinin ilerlemesini durdurmak
  • Savunmasız kök yüzeyini çürümeye karşı daha dirençli hale getirmek
  • Bölgenin daha kolay temizlenmesini sağlamak

Bağ Dokusu Grefti Nedir ve Estetik Diş Eti Cerrahileri İçinde Neden Altın Standart Kabul Edilir?

Bağ dokusu grefti (Connective Tissue Graft – CTG), diş eti çekilmesi tedavisinde, özellikle estetik beklentinin yüksek olduğu ön bölgelerde, “altın standart” olarak kabul edilen cerrahi bir tekniktir. Bu prosedürde, hastanın kendi damağının iç katmanından alınan küçük bir bağ dokusu parçası, diş eti çekilmesi olan bölgeye nakledilir. Bu yöntemle hem açığa çıkan kök yüzeyi kapatılır hem de bölgedeki diş eti kalınlığı ve kalitesi artırılır.

Bu tekniğin başarısının sırrı, biyolojik prensiplere dayanmasındadır. Nakledilen greft (doku parçası), hem altındaki kemik yatağından hem de üzerini örten diş eti flebinden kan damarlarıyla beslenir. Bu “çift kan kaynağı,” greftin hayatta kalma ve bölgeyle tamamen bütünleşme şansını en üst düzeye çıkarır. Ayrıca damaktan alınan bu iç doku, çevre diş eti dokusuyla mükemmel bir renk ve doku uyumu sağlayarak son derece doğal ve estetik bir sonuç verir. Bilimsel çalışmalar tam kök yüzeyi kapatma başarısı en yüksek olan tekniğin bağ dokusu grefti olduğunu defalarca kanıtlamıştır.

Bir Estetik Diş Eti Cerrahisi Olan Greft Ameliyatı Sonrası Hastayı Neler Bekler?

Diş eti grefti ameliyatı sonrası iyileşme süreci, özellikle ilk iki hafta boyunca dikkatli bir bakım gerektirir. Hastanın bu sürece hazırlıklı olması, hem konforunu artırır hem de tedavinin başarısına doğrudan katkıda bulunur. Genellikle en belirgin rahatsızlık, operasyon bölgesinden çok, dokunun alındığı damak bölgesinde hissedilir.

İyileşme sürecinde hastalarımızı nelerin beklediğini bilmeleri önemlidir.

Ağrı ve Rahatlık:

  • Operasyon sonrası rahatsızlık, basit ağrı kesicilerle kolayca kontrol altına alınır.
  • Özellikle damak bölgesindeki hassasiyet için hekiminizin önerdiği özel pansumanlar veya plaklar kullanılabilir.
  • İlk 24-48 saatte operasyon bölgesine dışarıdan buz kompresi uygulamak şişliği azaltır.

Beslenme:

  • İlk hafta yumuşak, ılık ve tahriş edici olmayan gıdalar tüketilmelidir.
  • Çorba, yoğurt, püre gibi gıdalar idealdir.
  • Sert, gevrek, baharatlı veya çok sıcak yiyeceklerden kaçınılmalıdır.
  • Pipet kullanımı, emme hareketi kan pıhtısını yerinden oynatabileceği için yasaktır.

Ağız Hijyeni:

  • İlk birkaç gün operasyon bölgesinin fırçalanmasından kesinlikle kaçınılır.
  • Ağız hijyeni, hekiminizin reçete edeceği özel antibakteriyel ağız gargaraları ile sağlanır.
  • Diğer dişler normal şekilde fırçalanmalı ve temizlenmelidir.

İlk iyileşme 1-2 hafta sürse de greftin dokuyla bütünleşmesi ve olgunlaşması birkaç ayı bulabilir. Bu süreçte hastanın ameliyat sonrası talimatlara harfiyen uyması, tedavinin başarısı için hayati önem taşır.

Adana’da Gummy Smile (Diş Eti Estetiği) Fiyatları Ne Kadar?

Gummy Smile (Diş Eti Estetiği) tedavinin yapılacağı kliniğe, hastanın durumuna göre değişmektedir.

Gummy Smile (Diş Eti Estetiği) Yaptıranların Yorumları

Diş Hekimi Yaşar Çınar Nar'ın hasta yorumları için Google Maps'e göz atabilirsiniz.

Adana'da Gummy Smile (Diş Eti Estetiği) Yapan Doktorlar & Diş Hastaneleri

Adana'da Gummy Smile (Diş Eti Estetiği) uygun alt yapıya sahip diş hastaneleri veya kliniklerde, diş hekimleri tarafından yapılır.

Sıkça Sorulan Sorular

Gummy Smile, kişinin güldüğünde diş etlerinin normalden fazla görünmesiyle ortaya çıkan estetik bir durumdur.

Gummy Smile’ın başlıca nedenleri arasında diş etlerinin fazla büyümesi, üst dudağın kısa veya hareketli olması, dişlerin kısa görünmesi ve çene yapısındaki farklılıklar bulunur.

Gummy Smile tedavisinde lazerle diş eti şekillendirme, cerrahi diş eti kesisi (gingivektomi), botoks uygulaması ve ortodontik tedavi gibi yöntemler uygulanabilir.

Çoğu tedavi lokal anestezi altında yapılır ve genellikle ağrısızdır. Lazer işlemlerinde ise iyileşme süreci daha hızlı ve konforludur.

Uygulanan yönteme ve hastanın ağız yapısına bağlı olarak sonuçlar kalıcıdır. Lazer veya cerrahi yöntemlerle yapılan işlemler genellikle uzun süreli etki sağlar.

Gülüşünden memnun olmayan, diş eti fazlalığı estetik kaygı yaratan tüm yetişkinlere uygulanabilir. Tedavi öncesi detaylı muayene yapılır.

Tedavi yöntemi ve müdahale alanına göre değişmekle birlikte, çoğu işlem ortalama 30-60 dakika sürer.

İyileşme süreci hızlıdır. İlk birkaç gün hafif hassasiyet veya şişlik olabilir, ancak hastalar çoğunlukla günlük hayatlarına hızla dönebilirler.

Fiyatlar uygulanacak yönteme, işlem yapılan diş eti bölgesinin büyüklüğüne ve kliniğe göre değişiklik gösterir. Net bilgi için hekiminizle görüşmelisiniz.

Alanında uzman bir diş hekimi tarafından yapıldığında risk son derece düşüktür. Nadir de olsa enfeksiyon veya iyileşme sürecinde hafif şikayetler olabilir.